Böyle sessiz ayrılıklarda,
her şey önceden belli olur.
En güzel zamanında, aşkın ve hayatın
insan deli olur..
O, kadırga taraflarında bir evden çıkmıştır.
Masum bir yalanla -halama diye-
Gözleri pabuçlarında, mahcup
ellerine yapışmış gibidir
harçlığından arttırıp aldığı
sevimli hediye..
Ah, insan nasıl çıldırmaz nasıl
Bir çaresizlik,
bir umutsuzluk sarmış her yanı.
Aranızdan insanlar geçer.
Bulutlar geçer.
O, kırmızı mürekkep gibi dudaklarıyla, zoruna
utanarak gülümsemeye çalışır.
Bu gülüş en aldatmazıdır vaatlerin.
Yıllarca sonra bir uzak gurbette bile;
zulmüne dayanılmazken yalnız saatlerin,
bir yeşil yaprak üstünde gözlere,
görünür, uzaklaşır...
Turgut UYAR
‘Yapılamaz’ kültü (The cult of can’t)
-
Cuma günü, *Aurelien* adlı bir yazarın “The cult of can’t” başlıklı
denemesine rastladım. Perşembe yazımı okumuş olanların ilgisini çekeceğini
düşüne...
2 gün önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder