31 Mart 2009 Salı

90'lı Yıllar #4

Sene 1994... Ülkede pop müzik patlamış, Unkapanı'na yolu düşenin sırtı sıvazlanmış, boş dönen olmamış. Masal gibi girdik, aynen devam edelim öyleyse. Her gün patlayan isimleri akılda tutmanın pek de kolay olmadığını düşünürsek, pek çoklarımız tarafından "Geçiş dönemi" olarak lanse edilen 1990'lı yıllar pop müziğinde bir anda zirveye kurulan ve fakat aynı hızla düşen isimleri hafızamızı biraz zorlayınca anımsamak mümkün elbette. Mesela "Bir Göksel Gonca vardı, ne oldu ona?" dediğinizi duyar gibi oluyorum. 1994 yılındaki pop müziği rüzgarına kapılıp, aynı rüzgarla uzak diyarlara sürüklenen bir isimdi Göksel Gonca. Yine de şimdi dönüp o yıllara baktığımızda, bir iz bırakabilmiş olacak ki, kendisine bu köşede yer bulabildi. Hatırlarım, kendisini Sezen Aksu'ye benzetirdi bu Aysun Kayacı dudaklı abimiz. Abi dedik, yanlışımız varsa elbette bizi affetsin, lakin Sezen Aksu kadar üretken olduğunu iddia etmesine karşın, az sonra klipte de göreceğimiz üzere o şişkin dudakları ve ayrık dişlerinden başka Sezen Aksu'ya benzer bir yanı yok. Ha, klibin tüm anlamsızlığına karşın, şarkısı Gönüllü Yazıldım'a diyecek lafımız yoktu, o başka. Ben 1994'ten beri Gönüllü Yazıldım dinliyorum, ne haber!
Gelgelelim klip için elbette ki aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Bir kere klip seyrine doyum olmaz bir Shire görüntüsü ile başlıyor. Evet evet, bildiğiniz Shire yahu orası. Göksel'i içinde gördüğümüz hane de Çıkın Çıkmazı'ndan başka bir yer değil. İzleyince "Dediydi" dersiniz. Neyse, geçelim... Klibin henüz 50'nci sahnesinde sevgili Göksel'in aslında ne denli pis bir adam olduğuna kendi gözlerimizle şahit oluyoruz. Söz konusu sahnede Göksel ağabeyimiz yere çökmüş, etrafı bir duman kaplamış, böyle sarı desem değil, yeşil desem değil, ortası olsun bari. Göksel'in yüz ifadesine bakınca ne bok yediğini anlayabiliyoruz densizin :) Adam basbayağı gaz çıkarmış yahu, yuh diyorum, odayı kaplamış.
Bir de deniz konsepti var tabii. Herhalde Türkiye'de çekilen kliplerin %87,68'inde (Küsuratlı sayı vereyim de salladığım anlaşılmasın) deniz var. Deniz olmadan yapamıyor bunlar, valla bak!
Dakikalar 2:48'i gösterdiğinde klipteki Gökseller'in sayısı anında ikiye çıkıyor, bir tanesi yetmiyormuş gibi. Yaklaşık yarım dakika sonra da bir tanesi soyunmaya başlıyor. Aman be... Çatlak mıdır nedir!

2 yorum:

Her Yol Roma dedi ki...

aaah ah.

"göksel"di bu abi o zamanlar, sonradan bi "göksel" daha çıkınca "göksel gonca" denir oldu.

güzel şarkıydı, amma gerisi gelmedi.

Anıl dedi ki...

Tek albümlük sanatçı olmasının bunda payı büyük :)