30 Mart 2009 Pazartesi

Pazartesi Notları #68

  • Ataşehir'e bağlı olduğumuz kabak gibi belliyken oy kullanmak için Maltepe'ye gidecek olmanın mantığını çözebilmiş değilim. Olsun ama, inadım inattı, yılmadım. Kalktım, dağları tepeleri aştım, ovaları çayırları geçtim ve sandıkta rengimi belli ettim. Son duruma göre boşa atmamış olduğum ortada. Zaten hangi oy boşuna atılmıştır ki!
  • O değil de Antalya'da zihniyetin açık ara değişmesi beni ne kadar mutlu etti, tahmin bile edemezsiniz. Aslında normali buydu, değişen sadece son iki seçimde olandı.
  • Bakın ne diyeceğim... Ben uslanmadım, yeniden top oynamaya başladım. Sahalara geri döndüm ama çoluk çocuğun da kepazesi oldum. Kolumu sakınmaktan rezil rüsva oldum esasen.
  • Merak ediyorum kuaför salonları camlarına neden kendi yapmadıkları saçların fotoğraflarını koyarlar? Gündüz gece bunu düşünüyorum da işin içinden çıkamıyorum.
  • Ben uçabiliyorum. Arada sırada havada kalabiliyorum. Havada kaldığımı görenler bile var. Allah Allah Allah Allaaaaaaah....
  • Gecenin bir yarısına kadar arkadaşlarımla sandıklarda oy bekçiliği yaptım. Adaylardan birinin 200 bine yakın oyunun göz göre göre yok edilmesi üzerine böyle bir karar aldık. Uykusuz kaldık ama çok da bir mühimmatı yok.

7 yorum:

MOBIUS dedi ki...

5. maddeye dakikalarca güldüm söyliyim :D:D

Anıl dedi ki...

Neden gülüyorsun, çok ayıp :) Yoksa bunu yapabileceğime inanmıyor musun :)

Gözde dedi ki...

eline sağlık kuzencim, bu bölümü seviyorum :))

Anıl dedi ki...

Ben sizler yarattınız Gözde :)

sinem dedi ki...

ya neden kısaldı bu pazartesi notları? şıp diye bitiyor, küçükken yediğin dondurmanın yere düşmesi gibi. :)

Anıl dedi ki...

Kısa mısa, yazıyorum ya ona şükredin :)

Anıl dedi ki...

Yahu bu arada, üçüncü maddeyi geçen hafta da yazmışım, biriniz de çıkıp "Yahu, kendini tekrar etmeye başladın" demiyor. Cık cık, okumuyor musunuz yoksa be :)