Türk sineması son zamanlarda gözardı edilemeyecek bir yükseliş içinde. Son dönemde sinema salonlarını süsleyen Gomeda, Çılgın Dersane, Son Osmanlı vb. gibi yapımlardan bahsetmeyeceğim. Tek başlarına bir şeyler yapmaya çalışan birkaç adam var piyasada ve ben de onlardan biri hakkında konuşacağım. Özellikle Nuri Bilge Ceyhan bu açıdan dünyadaki gururumuz oldu. Cannes Film Festivali’nde Sting onu sahneye
Lars von Trier, Tarkovski ve
Fellini gibi isimlerin varisi olarak sahneye davet etti. Uzak filminin Cannes’daki başarısının ardından yanına gelen
Meg Ryan "Aktörleriniz oyunculuk dersi verdi" diyerek kendisini onore etmiştir. Yapımlarının tahmin etmesi güç zorluklar içinden çıkması da aslında Nuri Bilge Ceylan’ın ne kadar büyük bir yönetmen olduğunun kanıtıdır. Durmaksızın Amerikan filmlerini izlemektense biraz Avrupa filmlerini, özellikle de kendi filmlerimizi izlemekte fayda var. Bu konuda ne kadar eksik olduğumuzu şöyle açıklayabilirim. Uzak filmi Cannes Film Festivali’nde ödülleri silip süpürdükten sonra bu filmi ülkemizde izleyen kişi sayısı 20 bin iken, bu rakam yalnız Fransa’da 100 bindi. Vizyondaki abuk sabuk filmlere saygı gösteren Türk sinema izleyicisinin sinema bilgisi de az çok buradan anlaşılıyor. Örnek vermek gerekirse Çılgın Dersane isimli film bile demeye dilimin varmadığı yapım
Gemide, Eşkiya, Muhsin Bey, İklimler, Uzak vb. gibi filmlerden daha çok tanınıyor. Dünyanın önünde saygıyla eğildiği bir yönetmenimiz var ve bu adam hakettiği değeri kendi ülkesinde göremiyor. İlerleyen günlerde yazacağın zaten Nuri Bilge Ceylan filmleri hakkında da. Coming Soon!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder