29 Aralık 2008 Pazartesi

Akasyanın Şarkısı

İlkbahar kokan bir sonbahar sabahına uyandı dalgın gözlerin
sen sonbaharın sarılığını eskiden hiç bilmezdin...
En güzel çiçeklerini uzatmıştı hep pencerendeki akasya
ondandır sen yaşamın kupkuru dallarını hiç görmedin...

Baharlar upuzun yollar gibi uzansın ömrüne!

Deniz kokan bir kıyı kasabasında uyandı yorgun gözlerin
sen fırtınaların ıslığını eskiden hiç bilmezdin...
Sevda çığlıklarıyla en güzel şarkılarını söylemişti hep göğündeki martılar
ondandır sen yaşamın azgın dalgalarını hiç tanımadın...

Denizler gökyüzü atlası gibi serilsin ömrüne!

Itır kokan çocukluk şehrinde uyandı dalgın gözlerin
sen ayrılıkların rengini eskiden hiç bilmezdin...
Annenin üstüne titremesi gibi taze ekmek kokusu taşımıştı hep sokaklar
ondandır sen yaşamın ayrık otlarını hiç bilmedin...

Sokaklar bayram sabahları gibi uzansın ömrüne!

Buğusunda hasret tüten bir İstanbul sabahına uyandı yorgun gözlerin
sen hasretin kokusunu eskiden hiç bilmezdin...
Yedi tepesinin her birinden aşkı büyütmüştü sana hep İstanbul
ondandır sen yaşamın İstanbul hasreti olduğunu hiç bilmedin...

İstanbul gökkuşağı gibi serilsin ömrüne!

Gözyaşında keder yüklü bir yalnızlık sabahına uyandı dalgın gözlerin
sen gözyaşının tuz tadını eskiden hiç bilmezdin...
Matarasında sevinç taşıyan şarkılar sunmuştu sana hep sevdalar
ondandır sen yaşamın çıkınında yalnızlık da olduğunu hiç bilmedin...

Sevda çocuk gülüşleri gibi uzansın ömrüne!

Mendiline kan damlayan bir yolculuk sabahına uyandı yorgun gözlerin
sen dönüşsüz yolculukların acısını eskiden hiç bilmezdin...
Olanca kızıllığıyla kavuşmakları anlatmıştı sana hep güller
ondandır sen yolculuğun gül dikenleriyle ellerine batacağını hiç bilmedin...

Güller kokusunu hiç yitirmeden kızıl bir gülüşle serilsin ömrüne!

Mendilindeki kanı gül diye yüreğine taktığın bir sabaha uyandı sonra gözlerin
sen yalnızlığa çığlık çığlık şarkı söylendiğini eskiden hiç bilmezdin...
Issız şarkısını bir keman sesinin tınısında söyleyip durdu sana oysa yıllar
sen uyandığın tüm bu sabahların yaşamın kendisi olduğunu şimdi öğrendin...

Hanımeli kokarken sabah, deniz dingindi...
Sen miydin uyanan yoksa sabah mıydı?

Meltem KAYA

Hiç yorum yok: