Bundan birkaç sene evvel, Arizona Dream'i ilk kez izleme fırsatı bulduğum gün en çok güldüğüm sahnede bu filme işaret ediliyordu. Filmin bir sahnesinde Vincent Gallo harika bir taklit sunuyordu. İzleyenler hemen hatırlayacaktır, festivalde yetenek yarışması vardır ve Gallo'nun canlandırdığı Paul Leger karakteri platforma atladığı gibi North by Northwest filminden Cary Grant'in düz ovada uçaktan kaçış sahnesini canlandıracağını belirtir. O an Arizona Dream'de bir nevi kayış kopar, araya Alfred Hitchcock'un eserinden görüntüler girer ve Gallo'nun performansı izleyeni koparır. O zamana kadar, açıkça söyleyeyim, Hitchcock sinemasına karşı bir merakım olmamıştı. Söz konusu sahnenin ardından North by Northwest'i izlemem gerektiğini düşündüm. Pek fazla da vakit kaybetmedim doğrusu. Eğer ki mevzubahis sahne hicvedildiği kadar efsane ise buna ilham kaynağı olan eseri izlemek için daha fazla beklenmemeliydi.
Alfred Hitchcock ile tanışmama vesile olmasından ötürü benim için önemlidir North by Northwest. Hitchcock bu film için İkinci Dünya Savaşı'nda yaşanan bir olaydan ilham almış. Öyle ki isimler bile en ufak müdahale yapılmadan bırakılmış. Savaş günlerinde İngilizler George Kaplan adında hayali bir ajan yaratmışlar ve bu sayede günlerce Almanlar'ı meşgul etmişlerdir. North by Northwest'te ise George Kaplan'ı modern savaşlara adapte edilmiş halde görüyoruz. Cary Grant'in canlandırdığı Roger Thornhill bir reklam ajansında müdür olarak çalışmaktadır ve son derece rutin bir hayat sürmektedir. Bir gün iş toplantısı için gitmiş olduğu otelden bir grup gangster tarafından kaçırılır. Kendisini kaçıran ekibin başında bulunan kişi Philip Vandamm adında bir çetebaşıdır. Vandamm, Thornhill'in George Kaplan adında bir CIA ajanı olduğunu ve kendisini takip ettiğini sanmaktadır. İşin garibi Thornhill'in hiçbir şeyden haberi yoktur. Kendisinin Kaplan olmadığını anlatmaya çalışsa da nafiledir, Vandamm adamlarına Thornhill'i öldürmeleri için emir vermiştir bile. Fakat Thornhill firar etmeyi başarır, kaçarken işlemediği bir cinayetten ötürü baş zanlı konuma düşer. Thornhill bir yandan kanundan diğer yandan Vandamm'ın adamlarından kaçarken aynı zamanda gerçek George Kaplan'ı bulup kendini aklama niyetindedir. Elbette ki olayların ardında yatan asıl neden bambaşkadır.
The Man Who Knew Too Much, The Lady Vanishes, Shadow of a Doubt, Strangers on a Train, Rear Window, Vertigo, Psycho, The Birds ve Topaz gibi pek çok efsane yapıma imza atmış, "kariyerinin en komik işi" olarak nitelediği North by Northwest ile dahi takdirleri toplamayı başarmış, fakat 5 defa aday gösterildiği Oscar'ı bir kez olsun kaldıramamış bir usta Alfred Hitchcock, gerilim filmleri denince akla ilk gelen isim belki de... Yönetmen North by Northwest'te de değişmez oyuncularından Cary Grant'ın yanında "sarışın olarak" Eva Marie Saint'e yer vermiş. Saint 8 Oscar birden toplayan Elia Kazan yönetimindeki On the Waterfront ile genç yaşında Oscar heykelciğini de kucaklamıştır.
Filmde kötü adam rolü de James Mason'a düşmüştür.
Avrupa’nın geleceği belirsizleşiyor
-
Avrupa Birliği entegrasyonu sürecini taşıyan *“Fransa-Almanya motoru”*,
fena halde tekliyor. Bu iki ülke büyük ekonomik siyasi zorluklarla, aslında
...
3 gün önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder