12 Ekim 2009 Pazartesi

Pazartesi Notları #93

  • Esmer bir çocuktu... Hafif de uzun boylu. "Uzun boylunun hafifi de nasıl oluyormuş, uzunsa uzundur" diyebilirdi insanlar onun hakkında. Fakat bu bile yalan nihayetinde. Rivaldo İrfan diye çağrılırdı. Top ayağına yakışırdı. Tip olarak ne kadar benziyorsa Brezilyalı futbolcuya, futbol tarzı da o kadar benziyordu işte. Lise futbol takımının yıldızıydı. Şimdiye dek kaç kişi için "Pırlanta gibi adamdır" demişimdir acaba? Hatırlayamadım şimdi. Belki şu an ilktir. Araya zaman girer... Yollar ayrılır... Bir zamanlar arkadaşınız olan insanla kağıt üzerinde hâlâ arkadaşsınızdır belki ama... Ama o kadar işte... Aradan 5 yıl geçer... Asvalta kırılan yumurtayı bile pişirebilecek bir sıcak vardır ve denize giderken karşılaşılır eski dostla. Ayak üstü bir muhabbet ve sonrası "Görüşmek üzere..." Görüşülmüyor işte. Gazetelerin üçüncü sayfa haberlerini okumak adetim değildir ama o gün sayfaları çevirirken bir fotoğrafa çarptı gözüm. Kalakaldım. Bir tır... Altında üzeri gazetelerle örtülmüş bir beden... İkiye ayrılmış... Üç hafta olmuştu görüşmeyeli...
    Görüşmek üzere arkadaşım...

2 yorum:

beenmaya dedi ki...

:(((

başınız sağolsun...

mobius dedi ki...

Seninle paylaşabileceğim,"anlıyorum" diyebileceğim anlatacaklarım,avuntu sağlayabilecek kelimelerim var Anıl ama.. en sona koyduğun 3 noktada susulmazsa nerde susulur ki..