Bu blogun takipçilerinin yaş ortalamasını az çok biliyorum. Büyük bir çoğunluk ile aynı jenerasyonun içinde yer alıyorum. Jenerasyon demişken... Bu jenerasyon rüzgârına kapılan son nesiliz belki de... 90'lı yıllarda dünyaya gelen çocukların yıllar sonra küçüklerine anlatacak neleri olacak ki? "Play Station 3'ümüz vardı evladım bizim" cümlesi hiçbir zaman "Biz Commodore 64 ve Micro Genius ile büyüdük" cümlesiyle aynı kulvarda at koşturamayacak. On yıllar içindeki en verimlisi olan 80'li yıllarda doğmuş olsak da o dönemlere dair hatırladıklarımız pek fazla değildir. Fakat ileride anlatabilecek sıradışı bir maziye sahip son jenerasyonun bir ferdi olarak gururla aktaracağım 90'lı yılları. Olur da bir zaman ufaklığın tekine "Hey Corç Versene Borç"u dinletirsem karşılığında alacağım "Siz efsane diye buna mı diyorsunuz, peh!" cümlesinin ardından o zavallı çocuğa, evet zavallı çocuğa, acıyarak bakacağım ve en okkalısından bir tokadı patlatacağım. Hak etmiştir çünkü. Nedir yani Hey Corç Versene Borç'a hakaret etmek! Di mi ama?
Şimdi sıkı durun?
Büyük Filmlerden Büyük Replikler'i okumak için yeterli yabancı dile mi sahip değilsiniz?
Dinlenmesi Gerekenler size hitap etmiyor mu?
Pazartesi Notları artık eski tadında değil mi?
"Creativity de ne ola ki" mi?
10-20 kişinin katıldığı anketlerden sana mı ne?
Çok şey beklenen Konuk Yazar nazarında büyük bir hayalkırıklığı mı?
Artık Kültür Sepeti'nin tartışmasız herkesi ortak bir paydada buluşturacak yeni bir konsepti var: 90'lı Yıllar! Sıkılmak yok, beklemeye paydos (vurucu olsun diye yazdım), kimse Fransız kalmayacak (God bless Cem Uzan)... 90'lı yıllarda çocukluklarını yaşamış en şanslı jenerasyon! Sana sesleniyorum. Bundan böyle Kültür Sepeti'nde 90'lı yıllarda bir zaman yolculuğuna çıkacağız. O zamanlar cırtlak seslerimizle evde, sokakta, okulda dile getirdiğimiz parçaları hatırlayacağız. Bazen duygulanacağız bazen küfredeceğiz.
Bir süredir planlıyordum bunu. Hatta iyi ve sağlam bir "playlist" hazırlamadan da yola çıkmayı düşünmüyordum açıkçası. Şimdilik 50'ye yakın parça hazır ve sıralarını bekliyorlar. Sizlerin de aklına gelen ve blogda yer almasını istediğiniz efsane parçalar olursa sizlere bir e-posta kadar yakınım. Türkçe olması tercihimdir.
Eh bir parçayla başlamak gerek öyleyse... Konseptin ilk parçası Cici Baba! Çok daha bomba bir parçayla başlamaktı niyetim ama onu sıradaki 90'lı Yıllar'a bırakıyorum. Kerim Tekin'i de özlemle anmış olalım.
Vira!
Trump! Nasıl yani? (2)
-
Pazartesi günü, *Trump*’ın açık farkla (oy sayımı ilerledikçe açık farkla
olmadığını görüyoruz) kazanmasına yol açan dinamikleri tartışmıştım. Bugün *“Tru...
1 gün önce